El Simgesi Aslında Neyi İfade Ediyor?

Son zamanların patlama yaşayan simgesi kimine göre anlam taşımayan bir el simgesi ama… Araştırdığımız zaman basit bir simge olmadığını gördük. Sizler için o simgenin anlamını ve kısa tarihini derledik. Hamsa; Yahudilik ve İsrail’in, daha sonra da Şiilerin sembolü olarak anılır. Açık bir elin içine gömülü olan bir göz şeklinde olan, değişik isimleri bulunan Hamsa’nın, Hz.Fatıma’nın eli ve Hz. Meryem’in eli gibi isimleri bulunuyor . Ve maalesef son zamanlarda Müslümanlara da bulaşmış bir fitne haline geldi. Sosyal medyada profil fotoğrafı olarak kullananlar, yüzüğü-kolyesini takanlar… Aynı zamanda Arapça’da beş anlamına “Hamsh” de bu sembol için kullanılan isimlerden biridir. Yahudi kültürüne göre bu 5 parmak Tora’nın 5 kitabını sembolize eder. Elin sağ ve sol parmakları yanlara dönüktür. Diğer 3 parmak ise dikeydir. “HAMSA DÖVMESI” SON ZAMANLARIN EN POPÜLER DÖVMELERINDEN Araştırmacılar Hamsa’yı birçok değişik şekilde tanımlarlar. 3 din için de (İslam’a nispet etseler de, İslam’da bunun yeri yoktur) muska anlamı taşıdığı, nazardan koruduğu ve Paganlar için de bereket sembolü olduğuna dair inanışlar var. Aynı zamanda Kabalistik bir sembol de olan Hamsa, Yahudiliğin birçok dalında bu sembole rastlayabiliriz. Şiilere göre 5 sayısı; Peygamber Sülalesindeki 5 “kutsal kişiyi” vurgulamaktadır. Bunlar; Hz. Muhammed, Fatıma, Ali, Hasan ve Huseyin’dir. Değişik formatlarda Hamsalar’a rastlamak mümkündür. Üzerinde kalp olan, Davud’un Yıldızı olan veya hatta daha da ileri giderek Allah yazan Hamsalar da bulabilirsiniz. Hamsa simgesini büyücülerinde kullandığı araştırmalar arasında yer alıyor. Hindu’lar ‘Humsa Eli’, Museviler ise ‘Hameş Eli’ veya ‘Miryam’ın Eli’ adını vermişlerdir. Özellikle Kuzey Afrika’da özellikle çok değerlidir. Güç, bereket, dayanıklılık gibi anlamlar yüklenmiştir. Neden güç simgesi? Hz.Fatıma bir gün mutfakta helva kavururken, eşi Hz. Ali’yi genç ve güzel bir odalıkla görür ve pişen helvaya elini daldırır ancak hiç bir şey olmaz, helvayı böyle kavurmayı devam eder. O günden sonra elinin kutsallığına, gücüne adeta yenilmezliğine inanılır. Her güçlük adeta onun eliyle aşılacaktır. Sembolün, geniş bir coğrafyada gücüne günümüzde maalesef halen inanılmakta. Anadolu’da da Fatma Eli tabiri sıkça kullanılır. Kimi Müslüman kadınlar da yaptıkları işlerde “Fatma Anamınızın eli olsun” diyerek Fatma’nın elinin olduğunu, bir bakıma onun koruması ve desteği ile o işi gördüklerine inanmaktadır. Günümüzde Kabala öğretisinin popüler bir hal almasıyla birlikte Hamsa takan ünlüler artmıştır. Madonna, Brittany Spears ve Demi Moore gibi ünlüler Hamsa takanlardan sadece bazıları. SATIŞLARI HIZLA ARTIYOR İlk olarak Amerika’da takı olarak piyasaya sürülen Hamsa, zamanla herkesin odak noktası haline geldi. Araştırmadan inanan, sevip, beğenip kullanan bir toplum olarak hemen hemen her kesimden beğeni topladı. Bu beğeni tasarımcılara yeni bir kapı açtı ve tabaktan takıya kadar her alanda bu simgeyi kullanır oldular. Sembolü kullanan tasarımcılar bir de üzerine “Besmele”, “Allah,” gibi sözleri yazarak İslam’î bir hava vermeye çalışıyorlar ki, Müslümanlar arasında tepki görmesin. İşte, sizler de görüyorsunuz aslında düşman içimizde ve bize İslam’da asla yeri olmayan, Yahudi kültürünü nasıl dayatıp, kabullendiriyorlar. Böylece gencimizle yaşlımızla bilinçsiz bir şekilde bu simgeyi kullanır hale geliyoruz. İSLAM’DA SEMBOLLERE ANLAM YÜKLEMEK YOKTUR! İslam’da sembollere anlam yüklemek şirktir. Rıdvan Beyatı sırasında namaz kılınan ağacın zamanla namaz kılma noktası haline geldiği için Hz. Ömer’in o ağacı, halkın sembol olarak kullanmaması için kestirdiği sahih kaynaklar arasında. ŞİFA NE ELDE, NE SEMBOLDE! Nasıl ki nazar boncuğu, at nalı gibi simgelerin İslam nazarında bir hükmü yoksa ve şirk olarak görülüyorsa bu Hams elide aynı konumdadır. Şifa ve koruma Allah’tandır. KÜÇÜK ŞİRKLERDEN ALLAH’A SIĞINIRIZ Ebu Musa el Eşari radiyallahu anh dedi ki: “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bize vaazetti ve şöyle dedi: “Ey insanlar! Şu şirkten sakının! Muhakkak ki o, karıncanın sessiz ve yumuşak yürüyüşünden daha gizlidir.” Bunun akabinde, Allah’ın dilediği bir kimse Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’e şöyle sordu: “Karıncanın sessiz yürüyüşünden daha gizli olan bu şirkten nasıl sakınacağız?” Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle cevap verdi: “Şöyle deyin: Ey Allah’ım! Muhakkak ki biz, bildiğimiz şeylerde şirk koşmaktan sana sığınıyoruz ve bilmediğimiz şeylerde senin affını istiyoruz.” SÜTUN HABER

Bir yanıt yazın