Domatesin Hikayesi

Bugün Türk mutfağının olmazsa olmazı gibi görünen domates aslında sonradan gelmiş. Anavatanı Peru olsa da, dünyaya yayıldığı yer Meksika. Bugün kullanılan domates kelimesi, eski bir Meksika dilinde “şişen meyve” anlamına gelen xitomatl kelimesinden geliyor. Hernán Cortés’in 1521’de İspanya adına Meksika’yı keşfetmesiyle önce Avrupalılar, sonra da tüm dünya domatesle tanışıyor. 1500’lü yılların ortalarına geldiğimizde ise bugünkü gibi kırmızısı değil sarısı tüketiliyor ve “altın elma” olarak anılıyor. Mutfakta yaygınlaşması ise daha yüzyıllar sürüyor. Yemek yerine süs bitkisi olarak kullanılan domates uzun bir süre zehirli zannediliyor. Bu yanlış algının sebebi aynı familyadan gelen başka bitkilerin zehirli olması ve domatesin yapraklarının zehirli sanılması. Bugün hala domatesin eleştiriyle bağdaştırılması (bkz:rotten tomatoes) zamanında kendisine atfedilen bu kusurlardan olsa gerek.
Domatesin Türkiye’ye gelmesi ise yaklaşık üç yüz yıl öncesine dayanıyor. İlk geldiğinde Frenk badıcanı deniyor ve yeşil olarak tüketiliyor. Türkiye, bugün artık dünyanın en büyük beş üreticisinden biri ve mutfağın domatessiz olduğu hayal bile edilemez. Bunun arkasındaki en büyük neden bölgede kolay yetişmesi. Lezzeti, farklı şekillerde kullanılabilmesi, saklanabilmesi, içerdiği yüksek asit oranı sayesinde konservelemeye müsait olması ve sağlığa yararları tüm dünyada bu denli tercih edilen bir malzeme olmasının arkasındaki diğer sebepler.
Domatesin yararlarına gelince, içindeki yüksek dozda lycopene, antioksidan özelliğiyle ve kemik sağlığına yararıyla biliniyor. Domates aynı zamanda kalbe iyi geliyor, kan dolaşımını iyileştiriyor, içindeki potasyum sayesinde sinir sistemini toparlıyor. Tek bir domatesten günlük C vitamini ihtiyacımızın neredeyse yarısını alabiliyoruz. İçerdiği A vitamini ise göz sağlığı için birebir. Bol sulu olduğundan vücudun ödem atmasına yardımcı oluyor. Aynı zamanda saç, deri ve kemikler için tavsiye ediliyor, yaşlanmayı engelleyici ürünlerde domates özü kullanılıyor.
#alıntıyazı

Bir yanıt yazın